Kahire’de ve İskenderiye’de geçirdiğimiz o kaos dolu günlerden sonra, sakinliğin ve huzurun başladığı Luksor’a ulaştık ve rahat bi nefes aldık. Nil Nehri boyunca güneye doğru gittikçe karşılaşacağınız bu küçük şehir, Kahire kadar önemli tarihi kalıntılarla sizi kendine hayran bıraktıracaktır.
Luksor ve Asvan gerçekten de Kahire’den sonra bana cennet gibi geldi. Gerek kargaşadan uzak oluşları, gerekse buralarda yaşayan insanların sıcak kanlılığı beni kendilerine hayran bıraktırdı. Mısır’ın sadece Piramitlerden ibaret olmadığını, piramitler kadar değerli ve saklı hazinelerinin olduğunu fark ettim. Her ne kadar Kahire’den ayrıldıktan sonra Mısır’a bir daha gelmem dediysem de, hala Mısır’ın güneyinde görmek istediğim daha pek çok yer var. Hatta fırsatım olursa Luksor ve Asvan’ı tekrar ziyaret etmek isterim.
Dünyanın en büyük açık hava müzesi olma özelliğini taşıyan Luksor Kahire’den uçakla yaklaşık 1 saat sürdü, ancak elbette tek ulaşım yolu uçak değil. Nil nehri boyunca hareket eden cruise gemileri ile de Mısır’ın güneyine hareket edebilirsiniz. Karayolu ile gelecekseniz de Kahire’den yaklaşık 8 saat sürmekte. Ancak karayolunu çok tavsiye etmem, çünkü karayolunda pek çok noktada polis çevirmesi oluyor. Mısır polisleri ile anlaşmak da öyle kolay değil ne yazık ki.
Luksor’u her ne kadar Kahire’den daha çok sevsem de Kahire kadar büyük değil ve dolayısıyla imkanları da biraz daha kısıtlı. Buraya geçerken biraz spontane ayarlamış olduk bir şeyleri. Otel ve uçağı ayarladıktan sonra Luksor’dan sonraki planımız Asvan’a geçmek idi ama nasıl geçeceğimiz hakkında bir fikrimiz olmadan yola çıktık. Çünkü bu küçük şehirde araba kiralama seçeneği maalesef yoktu.
Kahire gibi bir yerde araba kiralamayı seçeneklerin arasına bile koymamıştık ama burası daha küçük bir şehir olduğu için bu seçeneği Luksor’a indiğimizde araştırırız dedik ama ne yazık ki araba kiralama seçeneği yoktu. Şehir içinde gezmek de bir sorun olacaktı dolayısıyla Asvan’a otobüsle geçmek tabi seçeneklerimiz arasındaydı ancak şöyle bir şey oldu. Uçaktan indikten sonra bir taksiye bindik ve kendisi bize Luksor’u taksiyle gezdirebileceğini hatta Asvan’a da bizi götürüp orada da gezdirebileceğini teklif etti. Fiyatta anlaştıktan sonra gerçekten çok iyi bir taksiciyle tanışmış ve yola beraber çıkmış olduk. Hatta taksici Hasan’ın numarasını da paylaşacağım. Belki bir gün yolunuz düşerse bizden de selam söylersiniz 😊
Hasan Taksi; +20 102 327 6690
Üstelik ayrılmadan önce gelen her misafirine, hatıra olarak tuttuğu bir deftere kendi dillerinde bir sayfa bir şeyler yazmalarını rica ediyormuş. Biz de Türkçe bir hatıra yazarak onun o mükemmel defterinde yerimizi almış olduk 😊
Luksor’daki anılarıma giriş yaptıktan sonra hadi gelin bu muazzam şehirde gezilecek yerlere bakalım.
1.Karnak Tapınağı
Beni piramitler kadar hatta belki piramitlerden bir tık daha fazla etkilemiş olan Karnak Tapınağı, Mısır gezimdeki en beğendiğim yer olarak zirveye oturdu.
Devasa işlemeli sütunlardan oluşan bu tapınak şimdiye kadar Mısır’da yapılan en büyük dini yapıdır. Sütunların üstündeki filografiler, firavun dönemine özgü figürleri içeriyor. Ve baktığınızda sizi şaşırtacak şekilde yeni yapılmış gibi duruyor. Bunca yıl nasıl bu kadar başarılı bir şekilde korunduğunu hala anlayamıyorum.
Tapınağı gezerken 134 tane sütundan oluşan koridor devasa güzelliği ile insanı hayrete düşürüyor. Bu kadar uzun sütunların yapmak üstelik üzerine işleme yaparak, inanın beni çok şaşırttı.
Bu tapınak tam 2000 yıl boyunca çeşitli firavunlar tarafından eklemeler yapılarak bu devasa haline kavuşmuştur. Her firavun bir öncekinin üzerine fazlasını katmaya çalışarak kendi ihtişamlarını sergilemek istemişler. 2 km2’lik bu devasa alan başlangıçta Teb Kutsal Üçlüsü olarak bilinen Tanrı Amon, eşi Mut ve oğulları Khonsu için yapılmış.
Mısır gezinize mutlaka eklemeniz gereken bir yer. Gördüğünüz zaman ne demek istediğimi daha iyi anlayacaksınız.
Ziyaret saatleri 09.00 – 18.00
Giriş Ücreti; 200 EGP
2.Luksor Tapınağı
Karnak Tapınağı’na yaklaşık 3 km’lik bir uzaklıkta bulunan Luksor Tapınağı, en az Karnak kadar etkileyici bir yer.
Luksor Tapınağı Yeni Krallık döneminin 9.firavunu III. Amenhotep tarafından, Eski Mısır tanrılarının en büyüğü Amon-Ra adına M.Ö. 14. yüzyılda inşa ettirilmiştir. Daha sonraları Tutankamon, II.Ramses, Büyük İskender, Roma ve Müslüman Araplar tarafından çeşitli ekleme ve yapılarla günümüze kadar gelmiştir.
Luksor Tapınağına girişte sizleri devasa heykeller karşılıyor. Tapınağın bir ucunda heykeller, şapel, pilon, ve avlu bölümleri bulunurken diğer bir yanında ise Sfenks yolu bulunuyor. Burada yaklaşık 600 Sfenks bulunuyor. Tapınağın içinde ayrıca bir cami bulunuyor ve Mısır’da içinde cami bulunan ilk tapınak olarak yerini alıyor.
Önemli; Buraya gelirseniz eğer mutlaka gün batımından yarım saat veya bir saat önce gelmeye çalışın. Çünkü hem gündüzünü hem de gecesini görmenizi tavsiye ederim. Hava karardıktan sonra aydınlatması ile gündüzünden daha çok sevebileceğiniz bir hale dönüşüyor adeta.
Ziyaret Saatleri 06.00 – 22.00
Giriş Ücreti 160 EGP
3.Krallar Vadisi
Geldik Luksor’un gez gez bitiremeyeceğiniz devasa büyüklükteki Krallar Vadisine.
MÖ 16. yüzyıldan 11. yüzyıla kadar yaklaşık 500 yıllık bir süre boyunca 18. ve 20. Hanedanlık döneminde Yeni Krallık’ın firavunları ve dönemin ileri gelenleri için inşa edilen mezarların bulunduğu vadidir.
1922 yılında Tutankamon’un mezarının keşfi ile vadinin 63 mezar ve oda içerdiği bilinmektedir. Elbette buradaki kazı çalışmaları halen devam etmekte ve başka mezarların daha olduğu da düşünülmektedir.
Tutankamon’un mezarı büyük önem taşımaktadır. Zira hem en genç firavun olması hem de çok erken yaşta (19) esrarengiz bir şekilde ölmesiyle krallar tarihinde önem taşımaktadır. Ayrıca bugün kadar bulunan tüm mezarlar bir şekilde hırsızlar tarafından soyulmasına rağmen Tutankamon’un mezarı çok geç keşfedildiği için mezarı ve tüm eşyaları aynı şekilde duruyor. Şuanda eşyaları Kahire Müzesi’nde sergilenmektedir.
Tutankamon’un mezarı ziyaretler sonucunda yıpranmaya başlayınca ziyaretçilere kapısı kapanmış ve yerine tamamen aynısı tasarlanmış. Aslında ziyaret edilen Tutankamon’un mezarının çok benzeridir.
Krallar Vadisi’nde 63 tane mezar olması sebebiyle tüm mezarları bir gün içinde gezmeniz pek olası gözükmemektedir. Girişte bazı mezarlar için farklı bir fiyat tarifesi uygulanıyor. Örneğin seçeceğiniz 3 mezar için 240 EGP ödemeniz gerekiyor ama bunların içinde Tutankamon, Seti I, Ramses V ve VI’nın mezarları dahil değil. Onları da görmek isterseniz ekstra para ödemeniz gerekiyor;
- Rameses V ve VI’nın mezarı için toplam 100 EGP
- Seti I’in mezarı için 1000 EGP
- Tutankhamun’un mezarı için 300 EGP
Krallar vadisi çok büyük olduğu için girişte biletlerinizi aldıktan sonra sizi küçük buggy araçları ile vadinin ikici girişine götürüyorlar. Bunun için de 5 EGP gibi bir şey ödemeniz gerekiyor.
Krallar vadisi Luksor’un olmazsa olmaz bir bölgesi Mezarların içine girdikçe duvarlara işlenmiş o harika desenlerin binlerce yıldır hala nasıl ilk günkü güzelliği ile kaldığına hayret edeceksiniz. Bu mükemmel deneyimi Mısır ziyaretinize mutlaka ekleyin.
Ziyaret Saatleri 06.00 – 17.00
Giriş Ücreti 240 EGP (3 tane mezarı içerir) Diğerleri için ekstra ücret ödemeniz gerekir. Buggy için ise 5 EGP ödemeniz gerekiyor.
4.Hatşepsut (Hatshepsut – al deir al bahari)
Krallar vadisinden sonra Kraliçeler vadisi ve Kraliçe Hatşepsut’un mezarını ziyaret edebilirsiniz. Bu bölümde Hatşepsut’u anlatacağım. Krallar Vadisinden sonra yaklaşık 30 dakikalık bir dağa tırmanmanız gerekmektedir.
Eşi öldükten sonra üvey oğlunun tahta çıkmasını istemeyen Hatşepsut firavunluğunu ilan etmiş ve Mısır’ın ilk kadın firavunu olarak tarihe geçmiş ve 22 yıl boyunca tahtta kalmıştır.
Hatşepsut öylesine güçlü bir lidermiş ki kral gibi giyinmesinin yanı sıra, Mısırlıların inanışlarına göre bir hükümdarda olması gereken takma sakalı bile takmış ve bulunan pek çok heykeli bu şekilde yapılmıştır.
Ziyaret Saatleri 06.00 – 17.00
Giriş Ücreti 160 EGP
5.Kraliçeler Vadisi
Hatşepsut mezarının solundaki vadi ise Kraliçeler vadisi olarak geçmektedir. Bu vadide firavunun eşleri için mezarlar yer almaktadır. Yaklaşık 100 tane mezarın bulunduğu bu nekropolde en dikkat çeken isim II.Ramses’in eşi Kraliçe Nefertari’nin mezarıdır.
Ziyaret Saatleri 07.00 – 17.00
Giriş Ücreti 100 EGP
6.Mumyalama Müzesi (Mummifaction)
Luksor Mumya Müzesi, antik Mısır zamanında mumlayama işinin nasıl yapıldığını anlatan ve mumyalama işinde kullanılan aletleri sergileyen küçük bir müze. Müzede aynı zamanda 21. Hanedanlığa ait olduğu düşünülen, Amun’un yüksek din adamı Masherati’nin çok iyi korunmuş mumyasını da görebilirsiniz.
Ziyaret Saatleri 09:00–13:00, 17:00–20:00
Giriş Ücreti 100 EGP
7.Muz Adası
Mısır’ın bu eşsiz şehrinde Nil Nehri boyunca gün batımına karşı ufak bir tekne turunu hakkettiniz. Bu küçük şehrin küçük limanından tekneye binerek Luksor’un meşhur Muz adanasına da uğrayabilirsiniz.
Ne var bu Muz adasında derseniz e tabi ki Muz var. Bu ada Nil Nehri üzerinde yer alıyor ve adanın geçim kaynağı Muz bahçeleri. Gittiğiniz zaman dalından koparıp muz yiyebilirsiniz. Çok küçük bir ada ve kısa zamanda her yerini gezebilirsiniz. İlk girişte sizden 25 EGP giriş ücreti alıyorlar. Adaya girdiğiniz anda bir kahvede buluyorsunuz kendinizi. Oturduğunuz anda size muz ikram ediyorlar.
Sonrasında çok meşhur olduğunu söyledikleri bir Timsahları var ve size bunu gösteriyorlar. Hayvancık küçücük bi yerde esir edilmiş adeta, çok üzülmüştüm.
Sokaklarda gezerken oranın yerlilerini de göreceksinizdir. Ayaklarında ayakkabısı olmayan çocukların tozlu yollarda koşuşunu gördükçe de içim acıdı. Ne yazık ki burası yoksul insanların yaşadığı bir bölge. Mısır halkı genel olarak bu şekilde zaten.
Adadan çıkarken bir iki ufak dükkana da uğrayıp hediyelik eşya alarak oranın halkına destek olabilirsiniz.
Bot Turu ; 450 EGP
Muz Adasına Giriş ; 25 EGP
8.Balon Turu
Her ne kadar Kapadokya’nın yanında hiç bi yer balon turu zevkini tam anlamıyla yaşatamasa da Luksor’daki balon turu güzel bir deneyim oldu. Malum Kapadokya’da bir servet ödemeniz gerekiyor balona binmek için. Dolayısıyla ilk balon deneyimimi burada yaşadığım için benim için özel bir anlamı var.
Luksor semalarında balonla gezerken bir kez daha buradaki halkın ne şartlar altında yaşadığını gözlemlemiş oldum. Tarlalarda çalışan ufak çocukların, ne kadar çok bahşiş için yalvardığını görmeniz lazım. Mısır’da insanların nasıl bu kadar bahşişe düşkün olduğunu düşündüğümde bunun aslında çocukluktan gelen bir alışkanlık olduğunu anladım.
Neyse Mısır’ı eleştirmekten balon turuna geçemedim. Bu balon turunu size yukarıda da bahsettiğim Hasan abi, bir tur firmasına bizi götürerek ayarlamıştı. Sabah bulunduğunuz otelden servislerle alınıp balonların kalkacağı yere götürülüyorsunuz. Sonrasında devasa balonların nasıl şişirildiğine de şahitlik etmiş oluyorsunuz. Luksor semalarını seyre daldıktan sonra, ineceğiniz yere yeniden servis arabaları geliyor.
Uçuş sonunda ne güzel uçtuğumuza dair bir sertifika da verdiler 😊 Bunun ne anlama geldiğini anlamadım Kapadokya’da da mı böyle acaba. Ne güzel dikildiniz sepette diye bir sertifika verdiler. Öyleyse uçaktan inerken, otobüsten inerken de sertifika alalım 😊
Böylelikle Luksor gezimizi tamamlamış olduk.
9.Diğer yerler
Yukarıda gezilecek tüm yerleri bitirdiyseniz ve hala vaktiniz varsa aşağıdaki yerlere de göz atmanızı tavsiye ederim.
- Colossi of Memnon (Dev Memnon Heykelleri)
- Dendera Tapınak Kompleksi
- Abidos Tapınağı
- Ramesseum
- Medinet Habu
- II. Amenhotep Tapınağı
- Luksor Müzesi
Kahire Gezilecek Yerler için tıklayın.
İskenderiye gezi rehberine buradan ulaşabilirsiniz.
Luksor gezi rehberine buradan ulaşabilirsiniz.
Asvan gezi rehberine buradan ulaşabilirsiniz.
